Kürtçe ve Kurmançça Sözlükler Üzerine

Yaklaşık beş yıldır, Kurmançça lehçesine ait kelimelerin yapıları ve kökenleri üzerine bir araştırma yapıyorum. Bu araştırmanın gereği olarak da başta Türkçe ve Kürtçe/Kurmançça sözlükler olmak üzere birçok sözlükten faydalanıyorum. Bu sözlüklerin seçiminde ise, genellikle bilimsel ve komisyon marifetiyle hazırlanmış olmalarını esas alıyorum. Çünkü ilmî olarak hazırlanan sözlüklerde hem kelimelerin yapısı hem de kökeni hakkında önemli bilgiler mevcuttur. Mesela Türkçe, Farsça ve Arapça gibi birçok sözlükte bu bilgileri bulmak mümkündür. Konumuz olan Kürtçe veya Kurmançça sözlüklerde ise bu bilgileri bulmak maalesef mümkün değildir.

Örnek vermek gerekirse;
· Zana Farqini’nin hazırladığı ve İstanbul Kürt Enstitüsü’nün yayınladığı, “Kürtçe-Türkçe Sözlük”te,
· Zana Farqini’nin hazırladığı ve İstanbul Kürt Enstitüsü’nün yayınladığı, “Ferhenga Kurdî-Tırkî”de,
· Mehmet Malmisanij’nin yayına hazırladığı ve Rupel Basım Yayın tarafından yayınlanan “Ferhenga Kurdi (Kurmanci)-Tırki (Doğru Yazım İçin Kürtçe (Kurmancca)-Türkçe Sözlük)”te,
Kelimelerin yapısı ve kökeni hususunda herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

Neticede, önemli derecede fayda beklediğim için, zor şartlarda temin ettiğim bu Kürtçe ve Kurmançça sözlüklerden dolayı adeta hayal kırıklığı yaşadım. Çünkü bu Kurmançça sözlükler, hem kelime yapısı itibariyle Kurmanççayı tam olarak yansıtmaktan uzak kalmaktadır, hem de Kurmançça konuşanların anlamayacağı bir yapı ihtiva etmektedir. Daha önemlisi bu sözlüklerde kelimelerin kökenine dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

Özellikle temel siyasetleri gereği, Kürtçülük yapan kişi ve kurumlar tarafından hazırlanan sözlüklerde, kelimelerin kökeninin belirtilmemesinin nedeni bir bakıma anlaşılabilir. Çünkü eğer bu sözlüklerde kelimelerin kökeni yazılmış olsaydı, dil diye sunulan Kürtçe’ye veya Kurmançça’ya ait pek fazla bir kelime kalmayacaktı. Bu da haliyle onların, bir millet oluşturma projelerini zora sokacaktı. Dolayısıyla Kürtçülerin bu konudaki bilgi karartmasını pek yadırgamamak gerekiyor. Çünkü ideolojileri neyi gerektiriyorsa onlar da onu yapıyorlar. Asıl olan idarecilerin ve resmi kurumların bu suni dil ve millet yapılanmalarına alet olmamasıdır.

Bilindiği üzere, Türk Dil Kurumu da bir komisyon marifetiyle “Türkçe-Kürtçe Sözlük / Kurdî-Tırkî Ferheng” ismiyle bir sözlük hazırlattı. Sözlüğün hazırlanması aşamasında özellikle medya vasıtasıyla insanlar büyük bir beklentiye sevk edildi. Sonunda Kurum 2014 yılında bu çalışmayı yayınladı. Şahsen bu sözlüğe bir an önce sahip olmak için büyük bir çaba sarf ettim. Sözlük elime ulaştığında ise beklentilerim yerle bir oldu. Çünkü bu konudaki yanlışları yok edecek ve Kürtçe veya Kurmançça lehçesi üzerine çalışanlar için bir kaynak olacak bir sözlük beklenirken; ilköğretim öğrencilerine hitap eden, ilmi bir değeri olmayan ve Kürtçülüğe hizmet eden bir sözlük ortaya çıkmıştı. Yani hem dağ fare doğurmuştu, hem de doğan bu fare veba yaymaya çok müsaitti. Şöyle ki, Kurum’un komisyon marifetiyle hazırladığı bu sözlükte de kelime kökenleri belirtilmediği gibi, sözlüğün kelimelerin yapısı hakkında da herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ayrıca bu sözlükteki kelimelerin tamamı Kurmançça’yı temsil etmemektedir. Dolayısıyla Kürtçüler bir yandan kendi imkânlarıyla bir yandan da Devlet’in imkânlarıyla amaçlarına adım, adım yaklaşıyorlar.

Neticede özellikle araştırmacıların kaynak olarak kullanmak için dört gözle beklediği ve büyük umutlar bağladığı bu sözlük, Kürtçülerin siyasi saiklerle hazırladığı sözlüklerden pek farklı değildir. Hatta bu sözlük, Devletin önemli bir kurumu eliyle Kürtçülerin siyasetine hizmet ettiği için Kürtçülerin hazırladığı sözlüklerden daha tehlikelidir. Bu yüzden Türk Dil Kurumu’nun bu çalışmasını doğru bulmak mümkün değildir. “Büyük Türkçe Sözlük” gibi birçok muhteşem sözlük meydana getiren, konusunda kendini kabul ettirmiş olan Türk Dil Kurumu’nun, siyasi kaygılardan uzak durup, kendine yakışır bir şekilde Kürtçe ve Kurmançça sözlükler hazırlamasını bekliyoruz. Çünkü ancak bu şekilde, sadece ilim adamları ve araştırmacılar değil; Kürtler ve Kurmançlar ile kendini Kürt ve Kurmanç sanan Türkmenler de bu lehçelerin kelime yapısı ve bu lehçelerdeki kelimelerin kökeni hakkında bilgi sahibi olabilir.