Konferansa “İçinizden biriyim. Ben de Kayseri’nin Sarız İlçesi Çörekdere Köyü’ndenim. Bir Avşar’ım. Ticareti bilmediğim için Kayseri’de usul olduğu üzere okuyanlardanım” diyerek başlayan Prof.Dr. Halaçoğlu, tarihin objektiflik istediğini belirterek, “Türkiye’de ‘Kürt açılımı’, ‘Ermeni açılımı’ gibi konular gündeme getirilmektedir. ‘Bunların tarihi ve geçmişi nedir?’ diye araştırmazsanız, doğruya ulaşamazsınız” dedi. Prof.Dr. Halaçoğlu, Türkiye’nin bulunduğu coğrafya jeopolitik olarak çok önemli olduğunu anlatırken şöyle konuştu:
“Çin hariç, çok genç bir nüfusumuz var. O nedenle Türkiye’nin geleceği çok parlak. Ama bu gelecek birilerini ürkütmektedir. ABD’de hazırlananlar genelde bu tip belge, programlar vakıflar aracılığıyla yapılmaktadır. Bu vakıflardan biri Rusya’nın 40 sene önceden çökeceğini ve Ortadoğu’da yeni bir şekillenme olacağını söyledi. Başımıza önce Asala, sonra PKK belası çıkartıldı. Halk bunun nasıl olduğunu biliyor. Güneydoğu’da oynanan oyunları o Kürt denilen vatandaşlarımız da biliyor. Batı’dan gelen her söz bizim aleyhimizedir. Avrupa, Haçlı seferleri yüzünden Türkler’e karşı kurulmuş bir bloktur. O yüzden bizim çevremizdeki ülkeleri gözönüne alıp devlet olarak çıkarlarımızı gözetmeliyiz. ‘Soykırım’ olayına gelince, Türkiye ve Türk vatandaşları bu ülkelerin parlamentolarının aldığı kararı AİHM’e götürmelidir. Onlara sorulmalıdır. ‘Hangi mahkeme kararına istinaden soykırım kararı aldınız?’ diye. Açıklama yapmak zorundalar. Zira bu karar yargı hükmüdür. Hangi mahkeme savunma hakkı vermeden böyle bir karar almıştır. ‘Bu ülke parlamentolarının aldığı kararlar Türk halkı üzerinde ve özellikle gençlerimiz üzerinde travma yaratmıştır’ diyerek başta o ülkelerde oturan vatandaşlarımız 1000’er euroluk tazminat talebiyle AİHM’e başvurmalıdır. Bu davayı 1 kişi kazanırsa milyonlarca Türk vatandaşı harekete geçir ve açtıkları davalarla o ülkelerin hazinelerini çökertir.”

“BATI İNSAN HAKLARI DÜŞMANI”

Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu, Batı’nın Türkiye’yi sürekli eleştirip, sıkıştırmaya çalıştığını anlattığı 1.5 saat süren konferansında, Türkiye’nin sahip oldukları toprakların kolay bir coğrafya olmadığına dikkati çekerek, Türkiye’nin kolay bir coğrafyada bulunmadığını vurgularken şöyle devam etti:
“Bu coğrafya da Roma, Osmanlı gibi büyük imparatorluklar kurulmuş. Şöyle bir bakarsanız; ABD’deki Obama da dahil olmak üzere Afrika’dan zenci ticareti ile götürülen ailelerdir. Türkiye’yi insan hakları konusunda eleştirenler ülkeler, yani Batı insanları yok ederek, insanların sırtından geçinerek refah düzeyine ulaşmış, insan hakları evrensel beyannamesini yayınlayanlar insanları yok etmişler. Tarihi kayıtlara göre 1921 yılında 1 milyon 325 bin Ermeni hayatta gözüküyor. Türkiye’de bazı bilmem kim ve bazı gazeteciler bizim soykırım yaptığımıza katılıyor. Hadi Hasan Cemal, dedesinden dolayı özür dileyebilir. Ama Baskın Oran’a ne oluyor? Belgeler çarpıtılıyor. Cenevre’deki BM arşivinden çıkan rakamlara göre, o zaman ölenler kim, mezarları nerde? Bırakın Ermeniler’i öldürmeyi, Osmanlı devletinin verdiği izinle ABD o dönemde 486 bin Ermeni’ye yardımda bulunmuş. Kürdistan haritasına gelince 1914’te çizilmiş. Bu harita günümüzdeki kürdistan haritasıyla birebir aynı” diye konuştu.

Prof.Dr. Halaçoğlu, 25 Mart 1915’te Darende ile Malatya Akçadağ’da Alevi Kürtler ile Ermeniler’in birlikte işbirliği yaptığını, çeteler kurduklarının söylendiğini savunurken, “Üzerine basa basa söylüyorum Aleviler özbe öz Türkmen’dir. Bana ve bize kimse yutturmasın. Gözgöre göre birileri Türkiye üzerinde oyun oynuyor” diye konuştu.

Petrol bölgelerindeki terörün nedeninin düşünülmesini isterken, Türkler’in ırkçı olmadığını, imparatorlukların soykırım yapmadıklarını anlatan Prof. Dr. Halaçoğlu, şöyle dedi:
“Zira imparatorluk milli değildir. O nedenle bir milleti sürgün de etmez. Katliam da yapmaz. Osmanlı etnik soykırım yapmışsa, Rumlar’ı niye sürmemiş? Ermenilerden çok o dönemde Rum vardı. Onlar niye sürgüne gönderilmemiş? Bugün Nükleer çığırtkanlık yapan ülkeler, ‘İran nükleer silah yapıyor’ diye bağırıyor. Allah’ın Ermenistan’ın da bile nükleer silah var. Ama Müslüman ülkelerde yok. Japonların Hiroşiması’na, Nazakasisi’ne atomu ben mi attım, Müslümanlar mı attı? ABD, Ermenistan’ı kazanmak için soykırım konusunu elinde tuttu. Türkiye Başbakanı ‘Tarihimizle yüzleşelim. Gelin iki ülkenin tarihçileri bu konuyu araştırsın’ dedi. ABD ve Avrupa yan çizdi. ‘ABD bunu neden kabul etmedi?’ derseniz, elimizdeki belgelere göre ABD’nin o yıllarda bir gemi dolusu silahı Ermeniler’e vermesini nasıl izah edecekler? Bu kendi belgeleriyle kanıtlı. Toprağı bol olsun Hrant Dink, Ermeni konusundaki meselenin aslına varmıştı ve Fransa’ya gittiğinde büyük ülkelerin Ermeni konusunu kaşıdığını dile getirmişti.”
Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu, bazı çevrelerin PKK ile Kürtler’i birleştirdiğini, bu yolla kimin kandırılmak istendiğini sorarken, ülkenin Kürt-Türk çatışmasına sürüklendiğini, devletin bunlara tolerans ve hoşgörü gösteremeyeceğini söyledi. Prof.Dr. Halaçoğlu, devlet vatandaşları için insan haklarına uygun yasaya herkesin uyduğunu anlatırken etnik gruplar için yasa çıkarılmasının son derece sakıncalı olduğunu ekledi. (Radikal)

http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetay&ArticleID=990730&CategoryID=77