“TÜRK OCAĞI OLARAK SESLENİYORUZ, ECDADIMIZI İNCİTMEYİN”

Her yıl ısıtılıp ısıtılıp Türkiye’nin önüne konan 1915 Ermeni olayları yine sahnelenmeye başlandı. Dışardan yapılan tahrik ve dayatmalar sonucu taşeronluğa soyunan bazı kendini bilmezler,  temcit pilavı gibi bu olayları bahane edip gündem oluşturmaktadırlar. Kimileri gazete köşelerinde yazıyor, kimileri de sokaklara dökülüp hepimiz Ermeni’yiz diye bağırıyorlar.

Devletimizin, 1915 Ermeni olaylarının muhatabı olan ülkelerin arşivlerinin, tarihçilere tahsis edilerek gerçeklerin ortaya çıkarılması talebi, devamlı suretle geri çevrilmiştir. Tarihi gerçeklerin gözler önüne serilmesi, özellikle Ermeni Lobileri üzerinden siyasi sonuç almayı hedefleyen küresel güçler tarafından kabul görmemiştir. Ama Devletimiz ve Milletimiz hak etmediği halde devamlı suçlanmakta ve taviz vermeye zorlanmaktadır.

Bu sene barış ve kardeşlik adına, hem de Milli İstiklal Mücadelesini yapan gazi meclisimiz TBMM’nin 94.Kuruluş yıldönümünde ilk defa Başbakanlık, 1915 olayları sonucunda hayatlarını kaybeden Ermenilerin torunlarına taziye mesajı yayınladı. 1. Dünya Savaşı içinde Osmanlı Devleti Çanakkale’de, Musul’da, Filistin’de ve Kafkasya’da var olma mücadelesi verirken, Anadolu’nun muhtelif yerlerinde batılı emperyalist güçlerin kışkırtmalarıyla kendilerini millet-i sadıka olarak gören Osmanlı Devleti’ni arkadan hançerleyen Ermeni çetelerin sebep olduğu olayların sonuçlarını, asil ve masum Müslüman Türk Milletine yüklemek hem büyük bir haksızlık, hem de tarihi gerçekleri inkârdır.

TBMM’nin açılışının 94. yıldönümünde 1915 olayları ile ilgili yayınlanan taziye mesajı, önümüzdeki yıllarda ülkemizin önüne özür dilemeyi ve sonrasında da soykırımı tanımayı getirecektir. Türk Milleti’nin ve devletinin idare makamında bulunanların, tarihi gerçekleri yok sayıp bir kenara bırakarak, sadece siyasi sonuç almayı hedeflemeleri milli hassasiyetten uzak bir duruş sergilemeleri kabul edilemez. Bunun tarihi sorumluluğu ve vebali çok büyüktür. Şurası iyi bilinmeli ki, tavizlerle Türklük düşmanları ikna olmazlar. Devlet ve Millet olarak kime zeytin dalı uzatmışsak elimizi, kolumuzu kaybettik.

Türk Vatandaşı olan, Türkiye Cumhuriyeti Nüfus Cüzdanına sahip hiç kimsenin hele hele Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni idare edenlerin, birilerinin gönlü olsun, keyfi gelsin diye Türk Milleti’ni incitmeye ve vatanları için kanlarını akıtan, canlarını veren, toprağın altında kefensiz yatan aziz şehitlerimizin kemiklerini sızlatmaya ecdadımızın ruhlarını rahatsız etmeye hakkı yoktur. Buna asla müsaade edemeyiz ve etmeyeceğiz.


Erol ŞEREF
Türk Ocağı Başkanı