Bu görüntü beni fazlasıyla memnun etti. Bu aile yemeklerimize ocak gençlerimizi de çağırıyoruz. Gençlerimizin de büyük bir çoğunlukla katılmış olması, Eskişehir’de Türk Ocağı Hanımlar Kurulu olarak yaptığımız faaliyetlerin başarısını gösteriyor. Bu yemekte aramızda buluna ve çok ciddi bir trafik kazası geçiren Mesut YURTCAN ve ailesine geçmiş olsun diyorum ve onları tekrar aramızda görmekten büyük mutluluk duyduğumuzu belirtmek istiyorum. Yine Faruk ÖZGÜL bey bir ameliyat geçirdi. Ona ve ailesine geçmiş olsun diyoruz. Yine Yaşar BEKİR’in Kayınpederi, Emine BEKİR Hanım efendinin babası rahmetli oldu.  Merhuma Allah’tan Rahmet, kalanlara başsağlığı ve sabır diliyorum. Bu akşam ki konuşmacımız Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesinde Öğretim Üyesi Olan Doç. Dr. Alparslan BİRDANE’nin “Kalp Sağlığı” konusunda bir konuşması olacak. Hepimizi yakından ilgilendiren bu konu Türk ocaklı olarak güzel hizmetlerde bulunmak istiyorsak sağlıklı bir beden dinamiğine sahip olmalıyız. O yüzden hepimizin yakından bilmesi gereken çok önemli bir konu.  Hepinize tekrar hoş geldiniz diyorum. Afiyet olsun.” Şeklinde konuştu.   

                Doç. Dr. Alparslan BİRDANE konuşmasında, “Değerli konuklar, Türk Ocağının faaliyetlerinden birinde beraberliğimizden dolayı mutlu olduğumu ifade etmek istiyorum. Yemeklerimizi güzel güzel yedik. Hepimize afiyet olsun. Fakat yediklerimiz ne kadar sağlıklı idi bunu biraz düşünelim. Umarım şimdi burada anlatacaklarımızla yediklerimizin hazmını zorlaştırmayız. Ama birilerinin bu gerçekleri anlatması lazım. Yediklerimizin vücudumuza yarar mı, zarar mı veriyor bunu bilmemiz gerekir.

            Değerli konuklar şu anda slâyt ta görmüş olduğunuz üç ayrı trafik kazası var. Görüldüğü gibi araçlar paramparça ve tanınmayacak durumda. Bu üç trafik kazasından da sağ olarak kurtulan olmadı. Şimdi biz bu örneği neden verdik. Birazdan bunu konumumuzla bağlayacağız.

           Ölüm ve maluliyet insan hayatını belirleyen iki önemli hadise. Türkiye deki ölüm istatistiklerine baktığımızda trafik kazalarında ölenleri ve burada görülen diğer sekiz başlık altında topladığımız ölüm sebeplerini topladığımızda, sadece iskemik kökenli olan kalp hastalığından ölenlerin sayısına yine ulaşamıyoruz. Yani kalp hastalıklarının ve ölümlerinin birçok sebebi var. Fakat sadece iskemik kökenli kalp hastalığından ölenlerin sayısı Türkiye deki diğer sebepler ile ölenlerin sayısının toplamından daha fazla.

            Biz Türk halkı olarak her yıl trafik kazalarından 5 ila 10 bin vatandaşımızı kaybediyoruz. Bu durum medyanın bütün haberlerinin başında yer alıyor. Şimdi sizlere sorsam acaba kaç kişi kalp ve damar hastalıklarından ölüyor? ne dersiniz.tahminen bir rakam söyleyebilir misiniz.? Ben söyleyeyim. Türkiye de her sene 200 bin kişi kalp ve damar hastalıklarından dolayı hayatını kaybediyor. Böyle giderse 2020 yılında kalp ve damar hastalıklarından ölenlerin sayısı 1 yılda 400 bin civarında olacağı tahmin ediliyor. Yapılan tahmin ve hesaplamalar bu rakamı gösteriyor. Buradaki kastımız rakamları göstererek meselenin ciddiyetini tespit etmek.Bu sayı artışı neden kaynaklanıyor , niye zamanla artış gösteriyor.? Eskiden böylemiydi?

            Elbette ki böyle değildi. Medeniyetleşme ve şehirleşme dediğimiz genel başlığın altında bu durumun sebeplerini açıklamaya çalışalım. Birinci sebebi medeniyetleşmenin beraberinde getirdiği sigara. İ kincisi ise aktivite azlığı. Yani her yere tramvaylarla otomobillerle veya diğer vasıtalarla gidilmesi, yüksek katlara asansörle çıkılması v s. Üçüncü sebebi aşırı yağlı beslenme ve hazır yiyeceklerin tüketilmesi. Dördüncü bir sebep ise psiko sosyal stres diyebiliriz.” Şeklinde konuştu.