Özgürlükçü fikirleriyle tanınan Voltaire (1694-1778) “Kadınları baskı altında tutan, güzel sanatlara karşı ilgisiz olan Türkleri sevmem ama Avrupalıların onlara yaptığı iftiralara da dayanamam” der ve Türklerin iyi özelliklerini bir bir dile getirirdi…
 
* * *  

Voltaire, Osmanlı hükümdarı Yıldırım Bayezit’in yiğitliğini, asaletini ve mertliğini çok takdir ederdi. Onun hakkında yazdıklarından bir bölüm şöyle:

“Dördüncü Padişah Yıldırım Bayezit yaman bir komutandı. 1396’da İstanbul’un hesabını sonraya bırakarak Macaristan’a yöneldi. Orada Batı İmparatoru Sigismond’un kumandasında Hıristiyan ordusunu ve o cesur Fransızları perişan etti!

Fransızlar savaştan önce ellerine geçirdikleri Türk esirleri öldürmüşlerdi. Bayezit de zaferden sonra bu kötü örneğe uyarak, Fransızları yok etseydi buna hiç de şaşılmazdı.

Ancak o Fransızları kurtulmalık karşılığında serbest bıraktı. Bunların arasında Burgonya dükü Kont de Nevers de vardı. Onun kurtulmalığını alırken:

‘Bana karşı bir daha eline silah almayacağına yemin ettirebilirdim ama senin yeminini de, silahlarını da umursadığım yok. Güçlen ve ne zaman istersen gel, çarpışalım’ demesi onun kendine güvenini ve Türklerin yüceliğini gösteriyor.

Ardından Burgonya Dükü, Orlean Dükü’nü öldürdü ve sonra kendisi de VII. Şarl tarafından katledildi.
Ve biz Fransızlar, Türklerden daha insaniyetli olduğumuz kuruntusuyla övüneduralım.”

* * *

“Osmanlı İmparatorluğu, dilleri, dinleri, gelenekleri, birbirine hiç uymayan 30 milleti içine almıştır. Yüzyıllardır 30 ayrı milleti bir arada yönetmek muhteşem bir olaydır.

Yunanlılar, Eflâklılar, Boğdanlılar, Macarlar, Araplar, Ermeniler, Bulgarlar, Sırplar, Arnavutlar, Hırvatlar, Mısırlılar, Suriyeliler, Yahudiler, Türk bayrağının altında yaşıyorlar.

Türk gücü tek başına bütün bunları yendi ve sindirdi.

Türklerin pek azı güzel sanatlarla ilgilenir. Bu onların büyük eksiğidir!

Virgilius’un Romalılar hakkında söylediği gibi: “Onların sanatı kumandanlıktır.”

* * *

“Biz Avrupalılar, Türklere hep iftira eder dururuz.

Onlar dünyanın en güzel kesimine hâkimdirler. Onlara küfürler savurmaktansa, o yerleri ellerinden almaya çalışmak daha şık, daha akıllıca olmaz mıydı?

Türklerin karakterinde büyük tezatlara rastlanır: Hem kıyıcı, hem de merhametlidirler. Hırslıdırlar ama hırsızlıkları genellikle yoktur. Büyük bölümü düzgün insanlardır.

Dinlerine pek sıkı bağlı olan Türkler, Hıristiyanları hiç sevmezler, kâfir gözüyle bakarlar fakat onları bütün ülkeleri içinde hoş görür ve korurlar. Türklerin, sevmeseler bile karşı dinden olanlara eziyet etmemeleri insaniyetlerini gösterir.

Avrupalıların Türklerden alacağı çok ders var.”
(Voltaire- Türkler, Müslümanlar, Ötekiler!)
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=16459677&yazarid=228&tarih=2010-12-06