Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet ÜREYEN “Klasik Dönem Osmanlı Matematiği” konulu konuşmasında özetle; Osmanlıların matematiği başlangıçta Selçukluların matematiğinin devamı olarak İslam matematiğidir. 18. Yüzyıla kadar medreselerde, Meraga, İran-Horasan, Semerkant ve Mağrib kaynaklı İslam matematiği okutulduğunu görüyoruz. Ancak Osmanlı savaşlarda sürekli kaybetmeye başlayınca yönünü batıya çevirmiş ve matematik bilen subaylar yetiştirmeye çalışmıştır. Bu nedenle ilk döneme klasik dönem, bu ikinci döneme ise modern dönem denmektedir. İslam matematiği; Mısır, Babil, Eski Yunan ve Hint-Çin medeniyetlerinin matematiği üzerinde yükselmiştir. İslam matematikçileri özellikle Bağdat’ta Abbasiler Döneminde kurulan Beyt-ül Hikme’den itibaren tevarüs ettikleri kendilerinden önceki medeniyetlere ait matematik kitapları ve düşünceleri üzerine bir çok haşiyeler ve şerhler yapmışlar ve bu şekilde kendilerinden sonrakilerine özellikle batıya intikal ettirmişlerdir. İslâm Medeniyetinin matematiğe katkılarına örnek olarak özellikle; Harizmi, Ebul Vefa, Hayyam, Şerafettin Tusi ve Nasıreddin Tusi’nin matematiğe katkılarından bahsetmek mümkündür. Bunlara ilave olarak bir Osmanlı matematikçisi olup Semerkant’ta Uluğ Bey rasathanesinde hocalık yapan Kadızade-i Rumi ve onun öğrencisi Ali Kuşçu’nun çalışmaları bilim tarihimiz bakımından fevkalade önemlidir. Bunlara ilave olarak Sinan Paşa, Molla Lütfi ve son olarak Takidyüddin’in rasathanesinden ve ondalık sayılarından bahsetmek mümkündür.S onuç olarak, klasik dönemde Osmanlı’da sahn-ı semen ve Süleymaniye medreselerinde genel olarak, sayılar, sayılarla ilgili problemler, muhasebe hesapları ve düzlem geometri konuları incelenmiştir. Ne var ki 17. Yüzyılın ortalarından sonra çağın matematiğinden de çok geride olduğu görülmüştür. Konuşma Ocak Başkanı Prof. Dr. Nedim ÜNAL’ın teşekkür ve şükran beratı vermesiyle sonuçlandı.